• DİDEM ENGİN: ELLER AYA BİZ YAYA!

    CHP İstanbul Milletvekili Didem ENGİN, dünyada baş döndürücü bir teknolojik devrim yaşandığını ancak Türkiye'nin bu gelişmelerin çok ama çok uzağında olduğunu söyledi.

  • TBMM Genel Kurulu’nda devam eden 2018 yılı Merkezi Bütçesi görüşmelerinde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesi üzerine bir konuşma yapan CHP İstanbul Milletvekili Didem ENGİN, dünyada baş döndürücü bir teknolojik devrim yaşandığını ancak Türkiye’nin bu gelişmelerin çok ama çok uzağında olduğunu söyleyerek “Osmanlı’da nasıl yükseliş, duraklama ve gerileme dönemleri olduysa, Türkiye’nin tarihini yazacak olanlar da, içinde bulunduğumuz bu teknolojik devrimler yüzyılında, AKP’nin tek başına 15 yıllık iktidarını, inanıyorum ki ikinci bir gerileme dönemi olarak nitelendireceklerdir” dedi.

    Ülkemizin eğitimde, kültürde, sanatta, hukukta, demokraside, özgürlüklerde, teknolojide, tarımda, sanayide, enerjide bir gerileme dönemi yaşadığını söyleyen Didem ENGİN, “Zindanlarını düşünen ve eleştirel yaklaşan entelektüellerin doldurduğu, üniversitelerinde akademik özgürlüklerin yok edildiği, sokaklarını her geçen gün artan işsizlerin ve umutsuzların doldurduğu, yatırımların durma noktasına geldiği, borç batağında ve sıcak para kıskacında bir Türkiye… Dış politikada ise, gelişmiş ülkelerle bağı kopmuş, bölgesinde yapayalnız kalmış bir Türkiye ile karşı karşıyayız” dedi.

     15 YILDA NELER NELER YAPILMAZDI Kİ…

    Didem ENGİN konuşmasında, “Hâlbuki 15 yılda neler neler yapılmazdı ki… Dile kolay 15 yıl…

    Mesela Güney Kore’nin, Singapur’un yaptığı gibi eğitim odaklı bir kalkınma vizyonu hazırlayabilir, gelecek nesillerimize yatırım yapabilirdik. Böylece PISA testinde son sıralarda yer almayıp, Singapur yerine birinciliği biz kapabilirdik. 

    Mesela Çin, Amerika ve daha pek çok ülke gibi yapay zekâya, Japonya gibi AR-GE’ye ve robotiğe, ya da mesela biyoteknolojiye, gıda teknolojilerine, kök hücre teknolojilerine, dijitalleşmeye kafa yorabilir, bu konularda dünyada söz sahibi bir ülke olabilirdik. 

    Mesela Amerika ve İngiltere gibi otonom araçlara, yani sürücüsüz araçlara bütçe ayırabilir, böylece ‘sözde yerli otomobil’ için zorla babayiğit aramak mecburiyetinde kalmazdık. 

    Mesela spora, müziğe, sanata değer verebilirdik, hem o zaman ‘müzik haramdır’ diye üniversitelerimizde bildiri dağıtan gençlerimiz de olmazdı. 

    Mesela Rusya’ya, Japonya’ya, Fransa’ya bağımlı nükleer santral kurmak yerine, Danimarka gibi enerji teknolojilerine yatırım yapabilirdik, böylece ürettiği enerjiyi verimli kullanan ve bu teknolojiyi ihraç eden ülkelerden biri olabilirdik” sözleri ile ülkemizin küresel rekabette ne kadar geri kaldığını belirtti.

    ELLER AYA BİZ YAYA!

    Ama şimdi ranttan köşeyi dönmek varken niye bunlarla uğraşalım, değil mi? Diğer ülkeler çalışsınlar, biz onlardan satın alırız, nasıl olsa taşıma suyla değirmeni döndürüyoruz, hem IMF’ye bile ‘hayali borç’ veriyoruz” sözleri ile Hükümet’i eleştiren Didem ENGİN, “Hükümetin hakkını da yememek lazım. İthalat seçeneklerini artırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bulgaristan’dan saman, Sırbistan’dan et, Singapur’dan inek,hepsi mevcut. Zaten ne gerek var ki bunları Türkiye’de üretmeye. Eller aya biz yaya, ama olsun. 1100 odalı saray yapamadılar diye bütün bu ülkeler bizi kıskanıyorlar” dedi.

     Hükümet’in başarısız politikalarını eleştiren Didem ENGİN, “Bu 15 yılda devrim niteliğinde adımlar atmanız için elinizi kolunuzu bağlayan hiçbir şey yoktu. Sizler geleceğimize yatırım yapmayarak sadece İstanbul’a değil, tüm Türkiye’ye ve gelecek nesillerimize de ihanet ettinizŞimdi ise gelinen noktada AKP Genel Başkanı faturayı bürokrasiye yükleyerek diyor ki: ‘Faizler yüksek, yatırım yapılamıyor, işsizlik önlenemiyor, enflasyon milleti inim inim inletiyor’. Şaka gibi değil mi? Sayın Genel Başkan, siz bunları milletimizin külahına anlatın. Kimi kime şikâyet ediyorsunuz? 15 yıldır ülkemizi tek başınıza siz yönetmiyor musunuz? Ziya Paşa’nın dediği gibi siz âlemi kör ve sersem mi sanıyorsunuz?” dedi.

     Halkımız enflasyon altında inim inim inliyor diyorsanız, bunun tek tercümesi vardır, o da 15 yıllık ekonomi politikanızın açıkça iflas itirafıdır. Ve bu iflasın baş sorumlusu sizsiniz. Suçu başkalarının üstüne yıkıp zeytinyağı gibi üste çıkamazsınız!” diye konuşan Didem ENGİN, “Yarattığınız hayali düşmanlara karşı kılıç kalkan kuşanarak gündem değiştirme taktiğinizi halkımız artık görüyor. Sürekli mağdur edebiyatıyla halkımızın merhamet duygularına oynamanız da bundan sonra işe yaramayacaktır. Politik kurnazlığınızın 15 yılda Türkiye’ye ve halkımıza hem ekonomik, hem de siyasi ve sosyal maliyeti çok ağır olmuştur” sözlerini kullandı.

     

    Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün dünyada saygı duyulan bir marka değeri olduğunu söyleyen Didem ENGİN, “Bağımsızlık mücadelesi veren bütün mazlum milletlerin adeta yol gösteren pusulasıydı Türkiye. Bu marka değeriyle boğazların bugünkü statüsünü belirleyen Montrö sözleşmesi imzalanmıştı, yine bu marka değeriyle Hatay, tek kurşun atılmadan ilhak edilmişti. Şimdi ise AKP tüm dünyada yolsuzluk ve rüşvet davalarıyla anılan, eskilerin tabiriyle tefessüh etmiş bir iktidarın resmini çiziyor” diyerek AKP’nin bu marka değerini yok ettiğini belirtti.

    ZAFER UMUDUN VE GELECEĞE GÜVENLE BAKAN YEPYENİ BİR TÜRKİYE’NİN OLACAKTIR!

    Sizler yapılan tüm uyarıları görmezlikten gelip gözlerinizi kapatmaya, duymazlıktan gelip kulaklarınızı tıkamaya, kısacası bildiğiniz yoldan yürümeye devam ediniz. 2019’da gözlerinizi açtığınızda kimin atı alıp Üsküdar’ı geçtiğini göreceksiniz!” diye konuşan Didem ENGİN, “Son sözüm: Malumunuz AKP’nin 2018 bütçesinde halkımız yok, Hükümet vatandaşlarımızdan fedakârlık bekliyor. AKP’nin görmediği, duymadığı tüm vatandaşlarımıza sesleniyorum: Geçim sıkıntınız ve yaşadığınız zor günler sizi asla ve asla umutsuzluğa ve mutsuzluğa sürüklemesin! Zafer umudun ve geleceğe güvenle bakan yepyeni bir Türkiye’nin olacaktır!” sözleri ile vatandaşlara seslendi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir